dağın karşısında
ay'ın altında
saymayı öğrenirken
tüzel kıvrımların
yüze pay edilmiş
saçları dolaşıyor savruk
dönüyor diyor elmaslar
bir çinko tepsi içinde
bakıra
yakına uzağa
dokunmuşçasına
zihnimde fink
tırnak karnımın izniyle