2-3 günlük alkolün
küfüne yapıştırılmış onlar
onlar koyu renkli yarı gezegen
ve kimseyi yaşatmayacak denli gerginler
seni nefretin ve sinirinin uzantısında koparırken
parmak uçlarında inceleşir kibir
vazoda tasvirsiz kökleriyle
tanrılaşmış bir çiçek var
güzelsin hala
hata cinnet sunuyor danslarında
ve uykusuzluğun uykusunda
mor bir renktesin
göz altlarımın en gösterişli papyonlu garsonu
ilk servisinde
kanyona bir çığlık
yankı bugün
daha yakın
hissederek dinlenmemiş melodinin
çevirisi bunlar
bozuk atan ruh halimin kumbarasının teybinde
fazla ihtişamlı olana daha pahalı bir çerçeve
ki adalar hep rahatlığına düşkün bir manzaradır
sürünmenin eşi !
bağcığını bağlamaya bile üşengeç
yağmur yağsa
ayaklarımız ıslanır
geri dönerdi
küreklerle
türetmeden söylemek
eksik olan bir şeyin olmadığına da eminim
boyadı martı gemiyi
kağıt bir paçavra
boyası bir alfaden göç alan
koylardan çekiliyor sular
delik fırtınadan
tekrar eden bir sese kaçmaya çalışmaz kulak
görüntü hep aynı
bölündükçe bilinç altımda
yuttukça erimeyeni
sağır kitabının arasında konuşmaya başladım bile
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder