29 Şubat 2020 Cumartesi

Nimbus


kaburga üstüne 
nimbus

günbatımının sarı vernikli tırnakları

yarım ağaç gölgesinin geri kalanında
sanırım daktiloma tenimi kıskaçlıyorlar

ve zaman buldukça
koyu tonlu 
evinin 
asırlık tablolarında
uyuyakalıyorum

ahşap balkonlardan sarkan yerini yadırgamış çiçekler var

kediler alışkın
ama
orada olduğun sürece iklim değişkenlik gösteriyor

bu yanmış tarlaları etkiliyor bile bile
sabahlayan aklım bir turnikede 

paralelinde çekilir bir çizgi oriondan

bazen teknemiz kıyıdan kaçıyor

nebuladan gözünü ayır
larissayı ayart
uzayı güzel dinle








28 Şubat 2020 Cuma

Akrobasi


posterimin kaynama noktasında
rotarlı tamın
noksan kravatı

ben papyon tercih ediyorum




Bal


çaylak tiktaklı taktikler
yavaş ilerleyen
dobra 
etik serüvenler için tasarlandığında

mikroskobumdaki 
öğün arası yağmurun sesini bir koy kenarında duyabilirsin

 karadelikler girdaplarını genişlettiğinde
gazetemdeki okumadığım asparagas haberlere
birkez de radyomda denkgeliyorum

iyi bir dinleyici
frekans noktasındaki tınıdan bunu kayda değer görmez

açımdaki geometrik desenlere bakışımı
yarım ay derece çevirdiğimdeki hali ile 
ele alırsam

kaybımı giderebilirim

ve kayıplar bulunabilirler de

pragmatizm ölçeğimi biraz geçiyorum

gölgemi örten yörüngelerde
meteorlarla ortaklığım yok

küflü bir merkür akşamından
daha zarif
bir denkle





Hold me by the river
Hold me by the heart
I don't wanna go there
She don't wanna start

Only by the rhythm
Only by the heart, now




















26 Şubat 2020 Çarşamba

Işığın Sarı



 kandilinin söndüğü gecelerde
mesken tutulan ay
kıvrımlı bir deliyken

sol bileğime kuzgunlarımı koyup
artık tasmalı bir köpeğim diyebilirim

mıktanıslı tılsım
 taşınan sandalyelere tutunuyor

yıldızlar sandalyeleri taşıyor

dişindeki yarık içinde sakladığım hayaleti 
hayaletlikten çıkarabilmek için

uykusuzluğum lal

ne yapmam gerektiğini söyle ?



You got all that weight on your shoulders
Take a breath, have a laugh, think it over
It ain’t all bad that you're older

You got all that ache in your temple
Stop losing your mind like you’re mental
It ain't all bad with the candle burning out

And may all these things that concern you fly
In time you won’t be here and that’s all right

You got all that life in the mirror
If you look real close you can see her
Waiting in line at the theatre

She’s got all that look in a smile
And something that says just stay a while
A flicker in the kitchen tile

And may all these things that allure you fly
In time they won’t be here and that’s all right

You got all the time in the whole world
Just you and me and our little girl
Looking at those little curls

23 Şubat 2020 Pazar

Bulanık



 sabahın kadınlığını aralarken 

gürültülü kasıklardaki trafik

ve 

spesifik bakışlar atıp

öfkemle alay edercesine dingin olmayı başardığında ağıtlar

ortalama ne ile karşılaşacağımın ilk nüshasını çıkarıyordum el yazımla

okunmamış kitaplar
dinlenilmemiş temenniler
ve
santim santim parsellenmiş dünya

çok uzun zamandır
ne zihnimi ne de bedenimi
uykuyla ödüllendirdi 
alyansım

ceplerimdeki ağırlıkta
zihnim kalbim sağırlığında

o kadar çok yoruldum ki
tepeden aşağı attığımda kendimi dinleniyor gibi hissettim

paramparça bir izdüşüm

en güzel paranoyamın
yol boyunca beni takip edip etmediğini düşündüğümde ..

bunu kim bilebilir ki
arkama dönüp bakmazsam 

sanırım bu dünyanın en güzel paranoyası olarak aklımda kalacak

biraz sakinlik
biraz uyku
için reçeteme 
imza 







Down by the lake
a warm afternoon -
breezes carry children's balloons.
Once upon a time,
not long ago,
she lived in a house by the grove.
And she recalls the day,
when she left home...

Long good-byes,
make me so sad.
I have to leave right now.
And though I hate to go,
I know it's for the better.
Long good-byes,
make me so sad.
Forgive my leaving now.
You know I'll miss you so
and days we spent together.

Long in the day
moon on the rise -
she sighs with a smile in her eyes.
In the park,
it's late afterall,
she sits and stares at the wall.
And she recalls the day,
when she left home...

Long good-byes,
make me so sad.
I have to leave right now.
And though I hate to go,
I know it's for the better.
Long good-byes,
make me so sad.
Forgive my leaving now.
You know I'll miss you so
and days we spent together.

Gönye Döngüsü


tarzım dışı gelişen bir şarkı 
basstone ekibine
ve çizim için ayşe ay'a teşekkürler




düzüştü ıslığım
dudak kart

bana bir mahluk kat
en yozdan

tel bohçamda robotlar ıslak
pilleri geven
yankılar toklar

her şeyi tam olarak anlatamam
onlar zirveye dek uçurtma kalanlar

kafamda kaynayan kazanlar
dilimde sürreal bir duman

yarı tiyatral yarı karnaval
yollarda
levhalarım infial

nedense
kötü kokular geliyor burnuma

cebimde kurgular

çakıl taşlı adın yolumda
solucanlar bantlarımda yumurtlar

gizli bir anlaşma
bu seninle

kurma kollarını kur emrince

tekrarlar büyük oynuyor kozunu
yabancı geliyorum biraz daha kendime

zamanı tutuyorum
afaki oynuyorum
tüm rollerim benim
kostümler peşimde

maruz bırakırlar

bir okyanusun içini kustuğu
yarım adanın
kıyısında
beni

ateşi yakmam için deli
olmak gerekiyorsa o benim

pula inanmam

içim geçiyor şimdilik

fanusunda

21 Şubat 2020 Cuma

Kartizö


güneşlen

güneş orada hala seninse eğer

ve sürecinde raporlanan aksiliklerini gözlerinde satarsa bir kent
 ve
magazin malzemesinde
gargamelimi margarinlerken bir sabah

yağmurun terekesini yüzdürürken teninde sol rozetim

matah toplumun
parlak alyansı
kışkırtır beni

gazetem çok şeritli

kazan kaynatırken
ve sular durulurken beynimde

seni izlerim
sırtından dökülen mucizeyi

misinamı ayazda kuruladığımda
yürümek için koluma girer ay
bileğime dolanır sarmaşığı

on nüshalık bir bilmecem varken avcumda

ve taşlara basarak yürüdüğünde
hayalet

başka bir şey düşünmez gelgit

çamuru domuzlar sever
yutakta örümceğin perçini

zihnimdedir hala motif

gorillerin mağarasında ateşi kimse bulamaz
kıskacı roketlerler uzaya












20 Şubat 2020 Perşembe

Uyu



gece 
yıldızları sürerken sürüsünde
ve
dudak dudağa
iklimim 
sert çalgılar
arakladığında
tepeden

kızağa yapışan feragat

kurdelemde poz kimyaları milimetrik hesaplar

şimdi söylenmemiş bir şeyi duyma vakti 

sanki dışında
nefis tatlar 

girdaplı bir nektar
süte bulanmış bir bilek
diğeri öyle bir bağlantıya ayak ki derimi yüzen cinstten

 zihnimin yürüyüşüne eşlik ettiğime anlam aradım
hala yürüyüşteyim

debelenmenin
manası yoktur




How the hell did I get here I used to be so independent You promise that you're good for me It's starting to feel deceptive I'm tuna fish - you reel me in You lay it on thick but your spreading me thin You double back and change you mind again And just when I think you're honest, you're being open with me You turn into peanut butter, you pretend that you're healthy You're undercover, you say that you'll help me I tell myself that you're only, my midnight snack when I'm lonely You build me up, restore my mind sittin on my folding chair, sitting on your lies you tell me that I'll self destruct I'm broken and I need you to come fix me up And just when I think you're honest, you're being open with me




19 Şubat 2020 Çarşamba

Sıra Limde

.
mengenemin teli
iksirli donanmalarımda 
.
kor lambalarımda
sinekler
kıyıya bata çıka
.
eğer ben bir kurguya başladıysam
önünde takla atıyorumdur 
mühim motifimin
.
ama illa ki bir yere çakıyorumdur 
kurguyu
levhayı yerinden söktüğüm saniyelerde
.
kurgunun
ilk aşamasında
 evrenin puantajı çok uzun süreli görünüyordu
abartmıyım ama neredeyse

.
ve yakamdakı ak ay
yine zamanlamasında bulunduğunda
.
ki bu aşamaların başlangıcıdır
.
bu defa gözüm açık kozmos
.
bu defa mercek parlak

süreyi kısaltabilen bir zaman çarkına sahipken
.
kurgunun ikinci aşaması için
köşeni kap




Steer your way past the ruins of the Altar and the Mall

Steer your way through the fables of Creation and the Fall
Steer your way past the Palaces that rise above the rot
Steer your heart past the Truth that you believed in yesterday
Year by year
Month by month
Day by day
Thought by thought

Steer your heart, precious heart, past the women whom you bought
Such as Fundamental Goodness and the Wisdom of the Way
Year by year
Month by month
Day by day
That smashed the Cosmic Model, that blinded every View
Thought by thought

Steer your path through the pain that is far more real than you
And please don’t make me go there, though there be a God or not
And say the Mea Culpa, which you probably forgot
Year by year
Month by month
Day by day
Thought by thought
They whisper still, the ancient stones, the blunted mountains weep
As he died to make men holy, let us die to make things cheap
Who knows he’s been convicted, who knows he will be shot
Year by year
Month by month
Day by day
Thought by thought
Steer your way, O my heart, though I have no right to ask
To the one who was never never equal to the task
And say the Mea Culpa, which you gradually forgot
Year by year
Month by month
Day by day
Thought by thought
They whisper still, the injured stones, the blunted mountains weep
As he died to make men holy, let us die to make things cheap
Thought by thought
Year by year
Month by month
Day by day



18 Şubat 2020 Salı

Tedarikten Önce


beni gezegenin diğer yüzünde
 yaptıklarım dahilinde anlamlı kılabilmen için
burada
geriye doğru volta atacağın
bir mekanik harf sistemi bırakıyorum

 mercek camdan ibaretse
cam yansımaların magma halidir

 köşe bir yerde
korsanlarımın dürbünlerinden çıkan dumanı
büyücüme anlatmaya çabalıyordum
duman büyücümü ortadan kaldırdı

kozmos 
büyücüleri ortadan kaldırabilecek bir büyüdür

nicholas urfe cetvelle mi eğitiyor bilmem ama
ben zihnimde oluşan paradoks ekseninde küfleniyorum

ama bu çok da mühim değil

neredeyse aynı şeyler
eski bir dostumun söylediği gibi düpedüz delilikten ibaret 

metalik görüntülerin altındaki sönük vukuatlar doğurduğunda
kronolojik ilerleyişi 
birebir ve eksiksiz biliyorum

etken maddem
beni anlasaydı 
en azından 
kasırga levhamı kopartmazdı

sehpanın üzerine çıkıp
sehpanın ayaklarına yalvarıyorum

ve zeminin direnç noktasını hesaplayabiliyorum

komutu kozmos mektubunu açarak almaktansa
beynime itaat ederek okumam gerekiyor

gereklilikleri hiç sevmem

ama bir merak konusu var

ve daha yatkın olduğum kozmosu yanıltma teorim

eklemlerimdeki ağrı geçtiğinde 
bunu derinlemesine düşüneceğim











15 Şubat 2020 Cumartesi

Frapan Çalgında Bir Notalık Şehvet


sarının yankı odasında

ayaklarındaki kayalığıma
vuran
bu okyanussa

dudaklarındaki sahilde 
uzanan 
flu
gölgemizdir

kanguru cebinde bir sigara araklamaya çabalayan
ağaçlarım hazırlar

çokca kordan sızan sisi
göğsüme yedir
emanetin olarak

meşgalemde meşaleyi
tüm parkur boyunca
taşıyan
tin

sırtımda solungacın açılır kapanır hali var 



I wanted perfection from every song I've ever sung
But that was wrong
And I wanted something from every person I've ever loved
But that was wrong
And I've changed, I've changed
I've reconsidered everything
I'm fine now, I'm fine now
I laid the barrel in my mouth
And everything I thought before
I won't think anymore
I've changed, I've changed, I've changed
I wanted to be the greatest at everything
But I can't be
And I wanted to be exempt from temptation
But I can't be
And I've changed, I've changed
I've reconsidered everything
I'm fine now, I'm fine now
I laid the barrel in my mouth
And everything I thought before
I won't think anymore
I've changed, I've changed, I've changed
And I wanted your love to be ever lasting
But it isn't
I wanted life to be an easier proposition
But it isn't
And I've changed, I've changed
I've reconsidered everything
I'm fine now, I'm fine now
I laid the barrel in my mouth
And everything I thought before
I won't think anymore
I've changed, I've changed, I've changed

14 Şubat 2020 Cuma

Papyekuşe


dolup taş taşırır göl

kaskatı 
salkımım
şarabıyla peyderpeyken

nedense her şey canlıdır

nedense
her şey çok eskir birden

eskizle mübalağamda
portrem
ve
dalaveremle dudak dudağa raddem

önce
teneffüs ettiğim havaya
teessüf ederim
sonra
 tüm kartlarımı açık oynayan 
kumarıma

tepedeki lambadır afiyetim

sürükler beni
leziz eşref saatlerimde dünyanın kara deliklerine 

bavullayın beni

ve öğretin
hayıflanmadan nasıl izlenebilir bir yol





All your lies
Born out of their failure
You talk behind the hand
To hide your own misery

Used to be friends
Now you're draining me
Bit by bit
A little each day

Misguiding yourself
To hide your own pathetic lies

Can you see them?
You left this trail of dead behind
Tears of joy
Get caught up in your funeral shroud

Misguiding yourself
To hide your own pathetic lies





13 Şubat 2020 Perşembe

12 Şubat 2020 Çarşamba

Nice Çözülmüştür



ibarelerden ibarettir
bu

itibar edilmeyecek kadar ıslak

ve bu
rutubet eşliğinde tekrarların mevsimine girer
saatimden çıkar 

sehpandan güler yüz akıtır tüm gecem 
devrilmiş kulelere inat

yarı çıplak kahvenin mahallesinde kırarım lambaları

ne aslında hatadır perdenin kapanışı
ne de yanlıştır perdenin açılışı

ikram edin lütfen bana güzellikleri

çiyler
biraz çekimser olurken
dantelli tanrıçaların
ulaştıkları kıyıları imzalar

küren güzel

kuzgunun pençelerini temizlerken
bana gösterdiklerin de öyle

gölgemi evcilleştireceğim gece için
biraz ustura 

tozu tozla
pusulayı pusla
kaybettim

yatağının yönünü değiştirmek isteyişimin sebebi

biraz böyle hissedişim



11 Şubat 2020 Salı

Yaklaş


bunlar detone doneler bebeğim

bende
 prototip zamanın bükülmesinden
dank seslerini yankılatıyor

sağa kırık boyunlar
ancak orada sırıtabilirler
hırslarıyla

olabildiğince çöplüğün 
sığ koleksiyonları

çamlıkta kükürt kokluyorsun
incelik edip
yakana kan bulaştırmalıydım

ama ne kadar da kabayım


10 Şubat 2020 Pazartesi

Saravele


soluk siyaha beyaz karıştıran
deformasyonu
zinde tutacak
parlak ışıklar altında

taahhütüm

anarşimi

manzaranın ay'ı gece boyunca izleyeceği bir kesitte 
italik düzüştürüyor

asit bazlı kolonumda 
dövmeler durağan hareketlerini tamamladığında

tepeye 
pamuk biriktiren
asimetrik salıncakların salladıklarıyla
aynı ağırlıkta oluyorum

mücadele cadılarımın kürelerinde sunuluyor ziyafetim

eğer böyle bir şeyse kurdeleyi delip geçmek
pergelin ucuyla beni komutun verildiği yere fırlatabilirsiniz

toleransım tükeniyor
asam tıkırdıyor
karıncalar uyuyor

ama
domuzlar haznemdeki yağı bulandırsın
bu gece önümü görmek istemiyorum

 sese duyarlıyım
şarkımız 3:56 da zihnimdeki koridorda çakmaya başlıyor

ne yağmur ama  !


9 Şubat 2020 Pazar

Loş Şok


tarafım 
dünyadan yana
.
maruzatım
göğsüme planörle yaklaşan bir yüzü hissederken
 gözkapaklarıma kepenk kapatmam

çilingirim neredeyse canlı bir balıktan
.
sadece yanında uzanıp 
tavanda dolaşmak istediğimden
.
ama ay bugün gerçekten çok güzel
anagram bir şekilde hologramıma karıştığı gibi


No one knew what colors do
Until you mix them into two
A deeper blue blends with the white
To make a river in a sunlight scene
No one saw the colors fade
The sky turned blue to a dark gray
The faces withered in the page
By a river in a sunlight scene
Painted view
Attaching you
Let you colors wind
Like a river in a sunlight
A river in a sunlight
A river in a sunlight scene
Let’s watch the colors run
Until they cover everything
Painted view
Attaching you
Let you colors find
A river in a sunlight
A river in a sunlight
A river in a sunlight scene

8 Şubat 2020 Cumartesi

Jiroskop


bu nüsha
 koylarımda 
sol kürek kemiğimden damıtılan mürekkeple yazılmış olmalı
.
bana bazen harfler bir mektup içinde gelir
derkenar çalarken okurum
ve bir holde dahi olsa buraya yazarım
.
rüyam
 fırlayan pusulamda
bin parçaya bölünmüş camı birleştirmeye çabalarken
kerteriz kırılmış 
.
hay aksi
.
artık tamamen çalışmaz durumda
.
jiroskop şamandıranın yeri suyun yüzeyindeki lotus çiçeklerinin yanı olmalıydı
feribot sinyalimin ışığına bir uzaylı itibar etmeliydi belki de
.
ama şuan
 kilometrelerce sürüklenip evinin önünde beklediğim gece kadar kötü değil
.
biraz aklım başımda olsaydı
fiskoslarına kahvemin tasmasını bağlardım
.
deklanşör nitel
mercek keskin
.
ama ben sadece bu kadar çirkinleşeceğim
.
askılığı boşta olan bir gömleğim var
.
- mümkünse
.

7 Şubat 2020 Cuma

Erkin Koraylı Sanma


örtbaslar tabula rasamda
kaburgamda küçük istasyonlar kuran yitik duygularla

macellanım göz kırpıyor tablodan

andan istifade ederek
 yutağımda taşlaşan magmada
gölde sektirebileceğim parçalar kesiyorum

leylandilerin üzerimi örtüyor tülüyle
ama hiçbir şey yüzümdeki gülümsemeyi örten kar kadar etkili olmuyor

geçerlilik kazanıyor gerçek
esnek yaylara mıhlanacak oklarla konuşuyorum

balık kostümümü çıkardım 
çekmecem hafifledi
ayak bileğinde aldığım ölçüyü unuttum

sis tepeyi aştı
yağmur başladığında zihnimde çalan ilk şarkısın sen


Hon var alltid i hans hjärta och lite till
Hon var det fina i drömmen som skiner in
Men det visste hon inte om
När han visade en stjärna som föll
Då visste hon inte om
Att allt var för henne
För hennes skull
Han var stadens sista Don Quijote
Han hade slagit mot allt och slitit sig loss
Men det visste hon inte om
När han visade en stjärna som föll
Då visste hon inte om
Att allt var för henne
För hennes skull

6 Şubat 2020 Perşembe

Risorius'a Ne Oldu ?


 kozmosu anlamak için 
birçok açıya mercek dekoru

mum gölgeyi kısaltıyor
kum doluyor camın içine

sen alevli gölde sıçrıyorsun

sanırım son nefesindeki
dayatı anlaşmana uymalıydım

bu bir levhaysa eğer

dil felsefende
bil bakalım ben kiminle 



5 Şubat 2020 Çarşamba

Kurmuşken


sansürlü vals için 
ellerin hala yüzümde

solungacında kolyem
poster dışı bir bantta döner

bileğinde pygmalion esintisi bir heykel şarapneli

kasisli hücre
karambolümde narlar

santim santim yaklaşan tüm ağıtlar
yıllara

fallar cebimde
 senin de var biraz suçun


3 Şubat 2020 Pazartesi

Fişi


hali hazırda 
kazına kazına

nakışlar takana yapışa yapışa

ilizyonun merak konusuyken

kürek
bir zahmetli şaraptan
kıncal damara

raylar çözülür

makinistlerim
yayları esnetirken

daha dikkatli




Come on Balthazar I refuse to let you die
Come on fallen star I refuse to let you die
'Cause that's wrong and I've been waiting far too long
It's wrong I've been waiting far too long
For you to be... be mine
For you to be mine... be mine... for you to be mine
And it's wrong, I've been waiting far too long
It's wrong, I've been waiting far too long
For you to be...  

All the centrefolds that you can't afford
They've long since waved their last good-byes
All the centrefolds that you can't afford
You've long since faded from their eyes
So be... be mine

Tarif


tartıda nü sabahı sabitlerken

kargadan önce nüshalarımı tepeden öpmek
içlerinden kuzgunları ayırmak kadar zor 

nutku tutulmuş sarılışımın içinde
izin veriyorum kaburgalarımı boyayabilirsiniz

iç içe geçmiş bir kafeste
zambaklar ters sarkıyor

zihnimde çizdiğim motiften daha güzel kıvırtıyor

o
tuvallerin içinde bir tuval

papağanın beynimdeki sismik dalgaya tepkisi
vantilatörün kumsal sitemindeki 
hüzünde yatıyor

hepsi için
çağın uykusunda

biraz düşüneceğim

evet harflerimin koordinatlarını değiştiriyorum




Take a hit and you'll make the most of it
So unsure but the feeling never leaves
You wake me up to the scent of your hair
I realise that it is only a dream
And you're not even there

You are floating above a lake
When you're on top
Does all of this look open?
Well I'm underneath
And I find it hard breathing in
With a change of the wind

Take a hit and you'll make the most of it
So unsure but the feeling never leaves
You wake me up to the scent of your hair
I realise that it is only a dream
And you're not even there

You are floating above a lake
When you're on top
Does all of this look open?
Well I'm underneath
And I find it hard breathing in
With a change of the wind

To you
To you

But I'll love it anyway
You learn to love being alone all the time
Though I've no other virtue to hold

2 Şubat 2020 Pazar

Ağ Mantarı


odama raylar çektim
rotamı aldım
korsanlardan arınıp tek gözümle yelkenleri boyadım
levhaları susturdum
ve
patikalarım heyelanlı

zihne foton kuşağı sarılı bantlarla
küçük tıraşlar yapıyorum

beni ekseninde dolaştırırken
kuram kupamda gocunmaya başlıyor

teybimin güzide ayarı



1 Şubat 2020 Cumartesi

Cak Cak Cak



materyal takasına 
zımbalanan 
atomla
iş birliği fazla mantık içermeyen
bir labirenttir

rehavetinin asıl sebebinde bile
başıma taçlar takan koyda adımlarken buluyorum kendimi

iyi yanı canlılığı değiştirebilmem

ama fondaki gürültü aynı

zamanı büküyorum
sakinlik iyi bir iletken 
kahvem soykırıma tabii

bizler zihnin pedalinden fırlamış hamleleriz
onların yolunda bana hiç hareket ediyormuşuz gibi gelmiyor 

pek tabii
bir ayrım söz konusuysa

değirmenim seferini tamamlıyor
gökte ay'ı taşlıyorum
sen soluna kıvrılıyorsun 

bir rüzgar ara sokağa dalıyor
bana kızgın mısın









Tedarik


makara sayaç 
tazılarımı öper
kitapları elden çıkardım 

sabahla birlikte odama uğrayan 
kumral turta

beşiğin ilk ayağında
çağın dışında