sinaps satraplığı
robotlaşmış bir beden bu merceğe çarpan
hayatı boyunca ya fazla kandırılmış ya da fazla kurnazca davranmış
bu ikisi farklı olsa da aynı mekanizmayı doğurur
parıltıda yaşamak için her şeyi yapacak mafsala sahip
köle
tam bir köle
sınırlarını kendi yarattığını sanan bir köle
egosunu okşatmakta diğer insanlardan bir adım daha önde
ve ona hiçbir komut gelmemişken üstelik
para versem mi diye düşündüğün dakikaların kutsallığına
seksin kölesi olmuş bir sıradanlık
asla bir koltuğa oturamaz
diğer koltuklardan alacağını hesaplayan zekası
tek boyutlu düşündüğü için
ondan aldıklarını asla göremeyecek
ve buna şartlanmayı
koltuklardan gelecek olanları elinin tersiyle itemeyecek bir karaktere sahip
bu karakteri yaratmak uzun zaman alır
o da çok çalışmış olmalı
ama ruhunu hiç tanıştırmamış kimseyle
o bile tanışmamış
uyurken ne kadar yabancıydı kendine
basitleşmiş ilişkilerin gölgesinde inleyen nezakete sahip
rekabet için hep kazanan olurum sevdalı
onun gözlerinde patlayan kanalizasyonun nedeni
kendine ne kadar uzak olduğunu farketmesinden kaynaklı
tek resti var
toplumun öğretilerine karşı çıkmaya çalışıp
topluma araç olmuş
kırmızı ışık tadında
bu da onun terimsizliği ve robotlaştığının kurdelesı
asla kendisini sevmedi
o hiçbir şey öğrenmemiş hikayesinden , ne acı ama
sadece kaçan adımlarında yakaladığın ayakları güzel
sana gelelim şimdi
kancasında balık olduğunu sanan balıkçı
yalanı kendi dünyasında doğru yapıp kanmışlığına kostüm giydiren senin beynindi
aşşağı yukarı bir solucan hayatına fermuar çektin
neye hüzünlendin sen ?
senaryonu bitiremeyişine mi yoksa hala solucanları evcilleştirdiğine mi ?
ikinci seçenek daha gaddar çünkü
hala onları evcilleştiriyorsun farkında olmadan
ama senin yorulmuşluğuna ve senaryoyu tamamlama aceleni yakaldığımda bu mercekte
balığa dönüştürme çabanı gördükçe güldüm
güldükçe de sövdüm
hayır hayır demek isterdim mercekten
solucandan balık olmaz
bu tırtıl değil aradığın da kelebek
ama bu kürsörü sona doğru çekiş savaşını gördükçe gururlandım
bunun için sana bir iyilik yapmam gerektiğini düşünüyorum
çağrışımlara inanan sen bunu kabul edebilirsin
tahmini 7-8 ay önce
şu denizatını aldığın zaman
aklından geçirdiğin şey
ve sesli bir şekilde yanındaki solucana dediğin şey
ben de kaydı var
hatırlamıyorsan tekrarlıyım
-hisse açım , olur da birgün bu hissi tatmış gibi hissedersem
ve bu benim kendime zorla dayattığım bir hisse
bu denizatı olsun , bu dayatmaya ben balık diyemem
bu özlemime ve bu hisse açlığıma bir hata yapmak istemem
bu denizatı
eğer hata yaparsam ve bu hisse açlığıma dayanamazsam
beni kurtarır
balığa da saygısızlık etmemiş olurum-
benim mercekten görülenler bu kadar
sana iyi bir haberim var bir de
olta attığın suda hayat var gördüğün gibi
balık değildi tamam belki ama
denizatı olmasıyla suda yaşam olduğunu ve balığa yakın olduğunu
sana duyurdu
oltayı yenile
kancayı da balık ağzına göre yap
solucanlara da ihtiyacın var
evcilleştirdikçe suda daha çok kıpırdarlar
ve balığı çekerler
ha bu arada gurablista bugün radyoyu benim arşivimden çalsın
sevgilerle
tepe kamerası
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder