31 Mart 2014 Pazartesi

Bataklıkta Çizme

bir an gökyüzüne baktığında
 zamanında yıldızlardan yol yapıp kaçmaya çalıştığın geceyi hatırladın
sabah uyandığındaysa haritasını kaybetmiş bir yabancı gibiydin
tenin yumuşaktı 
ya da bataklıkta çizme

kendi sesini ilk duyduğun andan itibaren 
hayatta ve aynı yerde olduğunu anlamıştın
ve her şey yolunda gülümsemesini attığın ilk kişi seni fazla tanımıyordu
neyse ki sen de onu daha fazla tanımak istememiştin değil mi ?
eksiklik hisetmeden dayatılan hayata devam ettin
literatüre girmiş en rutin kelimeyi arıyordun
kül kedisi hassaslığında
karmaşık gaghara nehrine akıyordu beynin
bir aitliğe bileklenmek istiyordun
her şeyde kusursuz oluğunu düşündüğünden
tanrıya dua etmiyordun
çünkü biliyordun ki en güzel dua uyuştururdu tanrıyı 
 
kendi mezen kendindeyken 
ritalde komşuyu rahatsız edecek bir konuşmayla başladın sarhoşluğa
kaynayan magmayı duyabiliyordun
duyduğuna inanıyordun
inandığına düşüyordun
küfür serbestti içtenliğinse yasak
o'na böyle dönüştün