epey oluyor
anı anda yazmamak
sanırım
en büyük riskim
zihnimde yalpalayan şeylerin ucundan tutup sınırlı alfabemde resme çevirmem gerekiyordu
bir ressam değildim
anlatıcı olarak tökezlediğim dönemdi
aslında öyle denmez
dönemi
önemseyemediğim bir dönemdi
kendime zihnimin motifleri dışında dünyadan taslak edinmek istemiştim
ve seçimimi yaptım
bunun için uzağa bakmam
önümde oturuyordu
yansımasına dikkat ediyordu
yansımasının güzel durmasına
bilirsiniz şehirler arası yolculuklar
çoğu kişinin çoğunlukla kişiliğini değiştirdiği yerlerdir
çoğu kıyafetini bile değiştirir
kabinde askılığa astıkları eski kıyafeti bile yanına almazlar
bu tür ışıkları süzerken zihnim
metafiziğin işe yarayacağını düşündüm
yazmak sıradandı
her şeyi yazabilirdim
fakat dünyada dönen elektronları
kuyruğundan tutup istediğim yere fırlatmak ve fırlattığım yerde olmak istiyordum
ve çakramın güftesine büyük oynadım
ilk cümlemin
baş kelimesini hatırlamıyorum
ama
yazımdaki yansımasını
ölümle tehdit ediyordum
birçok şeyle bocalandıktan sonra
tekrar tehdit unsurumun örgülerini tamamladım
arkaya dönüp
ölmekte olduğunu ve bir suya muhtaç olduğunu söyleyesiye kadar
her şey eğlenceliydi
tamamen donup kalmıştım
sadece bakıyordum
hareket eden tek şey gözbebeğimdi
ve son kelimesi olan
lütfenin
sadece bir
komut olduğundan emin oldum
buzun içindeki suçluydum
eski haline dönmesi için
yansımasına baktım
sırtı çirkindi
umursamıyordu
ve bir protonla tokalaştım
ve yüzüne karşı o halini yok edecek cümleler kurdum
eski haline döndüğünde
gerçekten teşekkürleri
yansımamdan uzak dur demesiyle birebirdi
bu gece sen üzerinde
aynı şeyi deneyeceğim
kendini bana bırak
ve salın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder