1 Mart 2020 Pazar

Makas ( Tepe Kamerası Ağzından )



tel sihrinden bu yana  (  bkz. tel sihri )

baştan alıyorum
tel sihrinden bu yana

kurgulardan senaryolara
senaryolardan tepe kameralarına 

ince işlenmiş mermer büstleri tarafından
 parteküller etrafında
senkronize şekilde dönmeye başlattığım elektronlar

görevine sadık kalarak
bana 
tellerden bir balık 

yaylı bir solungaç

solmuş bir yüzgeçsizlik verdi

sadece benim anladığım dilde..

iletkem
el örtbasla empati diyetinde zımbalanırken 

tepe kamerasını sökme vakti
bunun için kök spatula yerine
astigmat foviamı kullanırım
ve hep heyecanlanmışımdır

dilimi yüzeyleyin
başlıyor !

ama alışık olunan aksine
bu defa kendime

eğer evren bir mıknatısın düşünce üzerindeki metafiziğiyse
bunu belirli ritüellerle yapmak
sahne içinde sahneye çıkmanın telaşını doğuruyor

bir metayı çağıracaksam
önce uzvu hareketlendiren eylemi fısıldarım
sonra
gelgiti hatırlarım

güzel olan her şeyi mahvederek

birden her şey eskimeye başlar

kalabalıktan tenhaya girmeye çabalayan hüznümün suyunda
 yan yatmış tüm balıklarla 
aynı frekansta
ay'a bulanık yansırken 

çöküş
kendi tembihinin 
sana seslenmediği andadır

ben geniş bir alanda parçalandım
kumların üzerinde

huylarım kıyafetten kıyafete girerken
kendimi tanıdım

elimi tuttup ve dışarı çıkardım
evrene bağırdım

evrenin sağır diktalığına

tüm sel suları zihnime doluyordu
yüzüyordun

ben 
hissizlikle oynadığım tüm kumarlarda 
kazandığım hisse bertaraf ettiğim kendim

ve sağlıksız

saçlarımı kes
bana bir dünya çiz
henüz kıtaları ayrılmamış



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder