30 Nisan 2019 Salı

Nitekimli Ezber



kumarımın zarlarını çalmış anların içinde

sakince kabloları birbirine bağlamak 
namümkün 

 kıvılcımlar kristallerinse ,

odak kalmaya çalıştıkça daha çok savruluyor bu mercek

itaatim akıntıda
ne cilalarsa 
cilalasın

kendime düştüğümde
tek bir şeyi kurcalıyor oluyorum 

pak kanyonlarda konyak içip parlıyorum 

şarkımız ıslık çaldıran cinstten 



28 Nisan 2019 Pazar

Geçişe Heykel



epikür parkelendi zemine

huy ayaklarını duydu ve kulaklarını açtı menoikeus ' un

sevdiğim koltuğa bir çıplak kış oturdu

us uslanmadı 

buyruk buyrulmadı

yatışmış akıntılar
dagda'nın kazanına bir bardak daldırdı

bardağı kaldırdı
esintiye

tüle yeltendi bir adım

ufku millenen yükseklikte 
birkaç defa tekrarladılar diğer adımı

duyum eşiğinde duyulmadı

türdeş izler barındırdım
aklımla gövdem arasında

uydum

mukavvadan mukavelemde imza siliniyorsa 

divite püriten 

geçişe heykel





26 Nisan 2019 Cuma

Risorius



cüretkarım  !

bana
istikametimde
vadesi dolmuş iyi ki varsınlardan çalsınlar  
   
ateşi satsınlar bu dansın tarifi yok 

katibi bol hengamede / bana katili sor   
açık seçik olmasa da anlatırım            
hoş merceğinde dedektif tok 

çarkları başa sarsınlar
farkları azaltsınlar
yağmuru durdursunlar 

 sen irkil !

kitlelerdir bil ki
doğruyu mutlak yapan / 

gelgitim !

-sezgi müşkülpesent sürgün

gezginim ! 

-ilk evin için düştün yola

yüzün  gülse kısalır meridyen 
sözünün eri




25 Nisan 2019 Perşembe

Nüktedan



cinayet telaffuzlu kancalar süslüyorum 

bu
asla adlanırılamayan hitap için 
görsel şölen
demek

nüktedan !
geri kalanında
 kafamın içini basınçla dolduruyorsun 

kafamı toplayamıyorum 

metalik koyu maviye
ışık hızını geçmeyecek düzeyde
yeni zigzaklar çiziyorum

üstelik üstüm
henüz kurumuş değilken  

çerçeve 
ince bir bant öptü

yazılan her şey gerçekleşiyor !

her gece dişlerini zımparalıyorsun

sana deniz feneri yerine
bir rapala vermeliydim

sanırım


23 Nisan 2019 Salı

Süreliğine


bulanıp çağlar..
kolumu bağlar bağına
bir pikap için plak gibi  !

..sihirbazlığımı sevmez
çünkü sihirbazları sevmez

ama o'nu ortadan kaybettiğimde 
koltuklardaki biletliler
zihnimi açıp bakarlar

dikişlerimi 
boyarlar

bunun 
barış için yapılmış bir savaş olduğunu düşünmediğim zamanlardan 
farklı olduğunu 
belirtmeliyim

göz altlarımdan deniz çekilmişse

nokta nokta adalar

&

 karşılığında adaklar

süreliğine 

bayrağımda noksan dobralıkla beraber
sanki hayatımın en şiddetli yağmurunu
unutmuş gibiyim
 ya da en uzun holü
veya zarfladığım memnuniyetimi

ama ben bu senaryoya buyruğum
kurgum ne derse o

gecesine rağmen erken çökmüş ' akşam'lardan

kapılardan 

fidanları sulamaktan
ve ağaçları budamaktan

hiç hoşlanmam

metaforlarım 
&
metalarım
&
sistematik kurgularım
&
kuramlarım
&
oluşumlarım

solucan deliklerine açıldığında
devasa bir gülümseme kaplar yüzümü

ama

kurulanıp uzanır
postumu sırtlar sırtına
bir üşüme için kibrit gibi




My heart turns my mind into circles
as I lay here all alone in my bed
The moon shines brightly through my window
and I wonder if it’s true what they say
that there’s a man, man on the moon

I have to choose one of two pretty ladies
and my heart can’t tell me what to do
You there out in space you seem to be so kind
And here on earth, I'm out of my mind
or am I blind.... man on the moon

If there’s a man on the moon
can you hear me calling you
please save me from sharing my love with two
Dear man on the moon won’t you lend me a hand
cause I can’t make my mind up today
What would you say?

I can’t judge a book by it’s cover
And all that glitters isn’t gold, so I’m told
Will I retain my love once the beauty’s gone?
Who will lead me to the heart of the sun?
Where to shall I run...man on the moon

If there’s a man on the moon
can you hear me calling you
please save me from sharing my love with two
Dear man on the moon won’t you lend me a hand
I can’t make my mind up today
What would you say?

When I’m with one, I seem to miss the other
the grass is always greener on the other side
Who will be faithful to me now and forever?
Although there’s plenty of fish in the sea
Be wise for me...man on the moon

If there’s a man on the moon
can you hear me calling you
please save me from sharing my love with two
Dear man on the moon won’t you lend me a hand
cause I can’t make my mind up today
What would you say?

22 Nisan 2019 Pazartesi

3.Zilde



varyetem

 prizma avuçların diksiyonunda aydınlanır

göz alıcı ahşap üzerindeki kadehim elbette mühim

damakta bıraktığı tadı mı
yoksa 
suyun derinliğini mi tahminliyoruz

fili parçalarken boşlar
kurumuş şişesi ve karanfilden izmariti

 çehrem
zihninde af rayını çekiçliyorsa makinistin
ve
manzarasını besliyorsa kompartıman solistinin

ancak o zaman
serüvenlerin mozzartlığı
zihnimdeki sesin mutlaklığına ilişir

olağanca olağanlık

ama bir üst katında neler olduğunu merak etmiyor değilim





19 Nisan 2019 Cuma

PP liv zin



pususu kalkıyor ay'ın

su kaldırmıyorsa teknemi şayet 

şayetimse beline sarılan 
kıskıvrak caddenin ortasındaki 

yalnız bir ışığa mı tırmanır gölge ?

kamaştırır sisi
iki büklüm bir festivalse eteğinde dolaşan

ve beni uyandırsa kurgumdan hakikat çemberim

tabi tepede dönerse değirmen 

rüzgar kasketimi bulursa kraterinde

 farkederim
bu kutuda dönen üç şey de
aynı soydan 

ama asla böyle bir anda 



Fishing for fishies Don't make them feel happy Or me neither I feel so sorry for fishies Don't matter to kiss And put that poor fishie should be free I don't want to be fishing for fish I just want to let them freely swim I don't want to be fishing for fish I just want to let them freely swim All heights honk Ego tying knots being fate Don't do it You ain't got Don't hunt salmon, carp or cod It seems like cruelty to me And I'm hungry, leave them be Fishing for fishies Don't make them feel happy Or me neither I feel so sorry for fishies Fishing for fishies Don't make them feel happy Or me neither I feel so sorry for fishies I have been fishing And I don't want to catch none I have been fishing And I don't want to catch none I've left the swamp I've left the swamp I've left the swamp I've left the swamp I have been fishing And I don't want to catch none I have been fishing And I don't want to catch none



18 Nisan 2019 Perşembe

Kim ?


çok çaba
boşa zincir

iksir silik

ve sıra esirde

diyor ki 
-bu gece köşeme biletim varsa gişende
küfür say benliğimi




17 Nisan 2019 Çarşamba

Durun Bir Saniye



omurga
akordumun
üşüme hissiyle

muallak salaşlığın
doğrultusu aynı yöndeyken 

bazen sözlerimin arkasında
 irtifam çırılçıplakmış gibi hissediyorum

zihnime saplı tek korkum
özrünü bile dileyemezken

cesaretimin patavatsızlığı için kendime destekçi olmak da zor

bu şey için
zeki ve aynı düzeyde aptal birisi olmak gerekiyor

artık
çirkinleşsinler diye bakıyorum
ama bir kıpırtı yok 


15 Nisan 2019 Pazartesi

Zeraffette 28 Dakika



kehanetler savrulduğu gibi büyür
kelimeler doğrultulduğu gibi

azı , söyleyecek şey konuşur

parantez içinde
hoş görün
beni nahoş kılıyor 



13 Nisan 2019 Cumartesi

Adilane


yazıp çizmekle
yakıp yıkmak arasında 

eğer adisyonlar hălă ıslaksa

ve teorik isabetler
koya uzanan yokuşta 
infiallarini firara sürüklerken

aşina madalyonlar 
boyutlarında enine mutlaksa

yavaş ve illegal 
yoğunlaşan bir ojeden

şaibeli asetonlara

italik bir çemberin imzasıdır bu

armağanlar sırayı karıştırdığında

evrenin dayatısı 
evren tarafından dudaksı bir mizahta
sunulduğunda

zihnim
 rakam ve makamları kavrayamıyor

zaman
kronolojik 
abrakadabra

bu şey imzamdan çıkan 
barakamda 
dolaşan
koku olmalı



There's a gap in between
There's a gap where we meet
Where I end and you begin
And I'm sorry for us
The dinosaurs roam the earth
The sky turns green
Where I end and you begin
I am up in the clouds
I am up in the clouds
And I can't and I can't come down
I can watch but not take part
Where I end and where you start
Where you, you left me alone
You left me alone
X will now mark the place
Like the parting of the waves
Like a house falling into the sea
Into the sea
I will eat you all alive
I will eat you all alive
I will eat you all alive
I will eat you all alive
There'll be no more lies
There'll be no more lies
There'll be no more lies
There'll be no more lies
I will







11 Nisan 2019 Perşembe

Üstünkörü


sirkülasyon
neyi
sağlıyorsa

istiflenen paradigmalar da
aynı gölgeyi çiziyor

her gece biraz daha fazla
parçalıyor
tamı

ve tam öyle güzel besleniyor ki
andan

bir başka gece için yongasında

tamı görebiliyorum

yasakların yasağı
saklan ama saklama ! 


10 Nisan 2019 Çarşamba

Öyle Çözümsüz


pul içinde pul


Aktarım



fakat
her uyduda
muhtelif bir şifre var

kurguma mühdet
 serçe parmağıma oje

sana uydum
evren

ama


9 Nisan 2019 Salı

Lüks Bir Temenni



tümsekte sekti katilim

iki kıvrımlı
bahşiş bir tat
bıraktı
bataklığıma

bir metropol çizip
kulelerin üzerime devrilmesini bekledim

asla bir tamda kısık uysallığı
askıda kurutamam

tam anlaşılmadan

yarım yamalak

odağımı da parçalayamam

bu şey kork diye
-biliyorum sepya dölün



8 Nisan 2019 Pazartesi

Uyak


o gölün kenarında
zaman için bir motor inşa etmişlerdi

bu dişli çark
dişli örgülerin önünde 
perspektif enerjilerle çalışıyordu

anlamlarımı dahi hissedemiyor
kurgumda patinaj çeken stabil yüklenişe
hayıflanıyordum

bütün eylemlerim
metre kare başına ruhun 10 valsine bedeldi

insan tabiriyle
canavarlar insan ruhluydu

sık sık
çok kollu bir canavara sarılmak istiyordum

bir kitap yazmaya başlıyor
 gibiyim
gibiydim
gibiydi

kurgum umrumda bile değildi
ama
camlarına dokunan bir fırtınaya sahiptim

levham 
kararlı bir biçimde
haznede uysal kaz ayaklarıyla
gösterdiği 
kronolojik
müjdeyi
keza müjdeyse eğer
gösteriyordu

evrenin dayatısını
 cümlesiz ve soygun
öpmüştüm

o
zihnimde sabitlenmiş tek heykeldi

sonra öğrendim ki
evrenin icadı olan
olay örgüleri bile
benim bozuk hafızamın düzenlediği bir mistiklikmiş

tanrıçam sakindi

elimde son kurguya dair
 pek değerli bir şey kalmamıştı

her şey çözülmüştü
bir yana
her şey dökülmüştü

kızgın ve kırgın düştüğümde buraya
yeni bir nüshayla karşılaştırım

ama zihnimin bir diğer kurgusunda
bilekliğim paratoner












6 Nisan 2019 Cumartesi

Bronz Balon


kastım için
zamanında ödül
 alınmadığında

sırayı bozan
komploya
on tasta su getir

bronz balon
parolam

yokuş çıkar nebulam

mataramı
bulanık karıştırmışsın

mazgallar tarafından
taranmadan saçların

bükülmüş dalları 
küllenmiş kolları 

imleç bekliyor beni

çil linçler 

literatür terapi 

parılda

ve 





















Yukarı


bulgusuz
evrenin 
devrettiği
çakralar
tayfımı süslerken

kehanetimin
öpücüğü de
tıpkı 
ütüsü gibi 
uykusuz yakalarımda
ellerini kamaştırır

mesafeli kaygında gömleğim
saracaksa
seni

4 Nisan 2019 Perşembe

Methiyem Hazır


çoğunlukla sinyallerdi

işaretlerdi

ve levhalar

tabula rasa mataramdaydı

püriten resimlerdi

moleküller haliyle tinselleşirdi

eğer kastettiğinse evren

methiyem hazır

3 Nisan 2019 Çarşamba

Mey


koridor yutan
irili ufaklı düşünceler

anımsanır ılık sabahlarında

baatıl fanuslar

kaynama noktasında

ağır aksak

bulanır

ne ki tama
tamdan ziyade
sözüm varken



2 Nisan 2019 Salı

Arz


çünkü


Let me believe.
Let me cut my hair.
Let me be the man that I deserve.
Let me pretend.
Let me wear my shoes.
Let me make some mistakes on the way.
Would you let me tell my stories of courage with no fear?
Let me be a choir to extend my voice, a tower to be tall for once, an endless river sailing me away.
My love, we are, so lost now.
This fear is growing inside of me.
Let me depart.
Let me leave this shore, I'll come back with the answers that I seek.
Let me accept.
Let me do my best and maybe throw the weight that's on my chest.
Would you let me tell my stories of courage with no fear?
Let me be a choir to extend my voice, a tower to be tall for once, an endless river sailing me away.
My love, we are, so lost now.
This fear is growing inside of my body.
Wait, my love, we are, so lost now.
This fear is growing inside of me.
No, there's no coming back.
No there's no starting new.
But we can, yeah we can be who we have always dreamed to be in the end.

1 Nisan 2019 Pazartesi

Ödünç Tayf



kozmik konçetrom ve benim aramda

içine bir göl bırakmışken

karanlıkta
 dağların karanlığından daha çok korkarım canım